Reşid Paşa’nın gravürüne bakarken aklıma Şinasi’nin 1857 tarihli, Reşid Paşa’ya yazdığı kasidesinin 16. beyti geldi:
“Aceb midir medeniyyet resûlü dense sana
Vücûd-ı mu’cizin eyler ta’assubu tahzîr”
“(Ey Reşîd Paşa!) Sana, medeniyet resûlü (elçisi) denilse tuhaf mı karşılanır? Senin yaratıcı varlığın taassubu önler.”
Ahmet Hamdi Tanpınar’a göre “Reşid Paşa kasideleri ile sadece herhangi bir vezir medhedilmez, asırlardan beri sürüp giden bir ruh tembelliği sarsılır; geleneğin, müphemin dünyasından, aklın ve aydınlık düşüncenin dünyasına geçer.”
